Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nde yaşandığı kanıt edilen tacizi haberleştiren gazeteci Gençağa Karafazlı’nın “hususi hayatın gizliliğini ihlal ettiği” gerekçesiyle yargılandığı davanın 3.duruşması zaman Rize 4. Asliye Ceza Mahkemesinde yapıldı. Karafazlı, duruşmada, “Yayınladığım malumat, gerçektir, günceldir ve amme menfaati içeren haberdir, burada yargılanması gereken ego değil, öğrencileri taciz eden mobbing uygulayan tedris görevlisidir. Beraatimi istek ediyorum” savunmasını yaptı. Duruşma 1 Mart 2023 tarihine ertelendi.
Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Rize Temsilcisi ve gazeteci Gençağa Karafazlı Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nde tıpkısı talim üyesinin öğrencileri taciz ettiğine ilişkin iddiaları haberleştirmişti. Haberlere geçmiş erişim yasağı konulmuş ardından Karafazlı için sevgili açılmıştı. Bugün yapılan 3. duruşmada davanın 1 Mart 2023 tarihine ertelenmese değişmeyen verildi. Duruşmaya çeşitli siyasal parti temsilcilerinin beraberinde ÇGD Rize şubesi ve demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri de katıldı ve bindi verdi.
“KADIN ÖĞRENCİLERE TACİZ VE MOBBİNG UYGULADIĞINI BILI ETTİM”
Gazeteci Karafazlı adliye çıkışı yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Spor Bilimleri Akademisi, öğretim görevlisi Doçent Serkan Hacıcaferoğlu’nun eski yıllarda (2017) öğrencilerine yönelik mobbing ve taciz iddialarını haberleştirmiştik. 2017 yılından, haberi yayınladığım 2020 yılına kadar Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nin Spor Bilimleri Akademisi bölümünde özellikle karı öğrencilere yönelik Serkan Hacıcaferoğlu’nun mobbing ve tacizleri vardı. Ta ki bu taciz ve mobbingleri ego haberleştirene kadar bu hakeza devam etmişti. 20’ye mail öğrenci Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nde bu öğretim görevlisi üzerine şikayette bulundu. Rektörlük yapmış olduğu soruşturmada, öğretim yardımcısı karşı yönetimsel soruşturmada temas cezayı müstelzim laf olmadığı söylendi, fakat henüz sonra öğrencilerin şikayetleri bitmedi ve biz bu konuyu araştırdık, öğrencilerle görüştük, haberi yayınladık ve bu haberimiz sonrası hakkımızda yanlışlık duyurusunda bulunuldu. Zaman Rize Adliyesi 4. Esas Ceza Mahkemesi’nde duruşmanın üçüncüsüne katıldık. Duruşma 01.03.2023 tarihine ertelendi.
“HABERLERİNE YER ÇOKÇA ERİŞİM YASAĞI GETİRİLEN GAZETECİLERDEN BİRİ OLDUM”
Zaman Türkiye’da düpedüz tıpkı gazeteciler mapus oluşturuldu. Bizim herhangi bir yayınladığımız, seçme yaptığımız habere erişim yasağı getiriliyor. Türkiye’de yeryüzü haddinden fazla haberine muvasala yasağı getirilen gazetecilerden ayrımsız tanesi unvanını almış bulunuyorum bugün. Dolayısıyla bu haberimizle ilişkin bile ulaşım yasağı getirildi bunu almak mümkün değil. Taciz ve mobbing haberimizle ait murafaa kovuşturmaya düzlük olmadığına dayalı değişmeyen verdi. Yani Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nde yaşanan bu olayların kaynak olduğu mahkeme kararıyla belirleme edilmiş oldu ancak bu haberin içeriğinde akşam 3’te bire bir avrat öğrencisine talim görevlisinin gece yazdığı ve taciz sayılabilecek sözleri gider ettiği amacıyla bunları neden yayınladım diye ‘hususi hayatın gizliliğini ihlal’ ettiğim gerekçesiyle hakkımda açılan davanın zaman duruşması yapıldı. Türkiye’dahi şurası istiyorlar; Recep Tayyip Erdoğan’ın isminin geçtiği hiçbir bili yayınlanmasın, 5’li çetenin yaptığı yolsuzluklar, hırsızlıklar banko kamuoyu marifetiyle bilinmesin. Çıkartılan sonuç Basın Yasası ile bu peyda, elan da şiddetli bire bir şekilde basın mensuplarına yönelik tıpkı cüretkâr haline dönüştürülüyor. Dolayısıyla Türkiye’birlikte onlarca gazeteci üzerine anket açılıyor şu an cezaevinde 170’in üzerinde gazeteci bulunuyor. Biz bugüne büyüklüğünde olduğu kabilinden bugünden sonraları birlikte halkın malumat ahiz yayma hakkını savunmaya bitmeme edeceğiz. İçerisinde Recep Tayyip Erdoğan ismi birlikte geçse biz bu haberleri biperva yazmaya devam edeceğiz, bu anlamda Türkiye’deki bilcümle meslektaşlarımızın bu duruşmaya dikkatle izlemesi ve destek vermesini istiyorum.”
“GAZETECİ GÖREVİNİ YAPTI DİYE YARGILANMASI ÖRNEĞİ TÜRKİYE’YE KATIŞIKSIZ BİR UZANIM”
Gazeteci Karafazlı’ya bindi vermek üzere duruşmaları izleme fail CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz ise şunları söyledi:
“Artık geleneksel arkaç mevrut, gazetecilerin yargılanma sürecine zaman bile karışma reşit olduk, zaman dahi temelinden Adliye uğrunda bulunuyoruz. Mart ayında görülecek olan davada anlaşılan serencam belirlenmiş olacaktır. Sonucun esasta ne olacağı bellidir, gazeteci arkadaşımız aklanma edecektir. Bu işi eden üstelik mukteza olan cezayı alacaktır zira mahkeme salonu içerisinde biz da bulunduk orada de gördüğümüz kadarıyla elhak yapılan haberlerle ilgili soruşturmaya icap yoktur denilmiştir. Yani ayrımsız suçun olmadığı mahkeme kararıyla ortaya çıkmıştır. Yanlışlık sıfır benzeri konudan yağlık benzeri açıklamadan, bir habercilikten dolayı birisinin yargılanması de herhalde Türkiye’de ki bu güzel örneklerden ayrımsız tanesidir diyelim. Tığ bu örnekleri haddinden fazla sık görüyoruz bambaşka yerlerde ve konularda üstelik insanların tek aklına gelmeyecek noktalarda insanlara cezalar veriliyor bu konuda zaruri yargılamalar yapılıyor. Gazetecilerin elde etmiş oldukları konularla ilişkin açıklamalar yapması, bunları yayınlamaları elhak gazetecilerin görevidir. Ayrımsız insanı görevinden etraf, görevini yaptığı amacıyla ölçümlemek de herhalde Türkiye’ye özgü, Türk hukukuna katişiksiz örneklerden tıpkı tanesidir diye niteleyerek düşünüyoruz. Gazeteci arkadaşımız elhak beraat edecektir ama bire bir dakika geçmiş üstelik mahkemenin sonuçlanması ve bu sürecin sürece yayılmadan tamamlanması gerektiğini birlikte söylüyoruz. Tıpkı ülkede basın özgürse demokrasi vardır, basın özgürlüğünün olmadığı yerde el erki de yoktur.”
“ÇEVREM GENİŞTİR KAMUOYUNDA ONURUM ZEDELENDİ”
Zaman yapılan duruşmada müddei Öğretim Yardımcısı Serkan Hacıcaferoğlu, öğrencisiyle gece 03: 00’üstelik yaptığı yazışmaların hayatın natürel akışı içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini toplumsal medya yazışmalarının öğrencisi eliyle servis edildiğini, kendisinin tıpkısı akademisyen olduğunu, ev çevresinin çokça serbest olduğunu dolayısıyla yayınlanan haberlerin kamuoyunda onurunu zedelediği, yabanlık haklarına saldırıldığını ifade ederek müddei olduğunu söyledi.
Gazeteci Gençağa Karafazlı savunmasında, öğretim görevlisi Serkan Hacıcaferoğlu’nun şeb 03: 00’dahi öğrencisine atacağı tasa içeriği, ‘canım, yavrum ego korkulacak biri miyim?’ şeklinde değil, ‘kızım yarın imtihan halel edildi bilginiz olsun’ şeklinde olmalıydı. Sayın yargıç, bu kollar sizin, bizim çocuklarımızdır, 2017 yılından beri taciz ve mobbinge uğrayan bu çocuklarımızın durumunu ego 2020 yılı içerisinde bilim etmeseydim bu kapsam devam edecekti. Bilgi kaynağımı afişe etmek zorunda değilim, ev ve bürokratik çevresinin çokça serbest olduğunu belirten Hacıcaferoğlu, panel iktidarın gücünü arkasına alarak öğrencilere yüklülük uygulamıştır. Caferoğlu’nun değil mektepli çocuklarımızın kişiliklerine ve onuruna geveze vardır. Yayınladığım selen, gerçektir, günceldir ve kamu yararı içeren haberdir, burada yargılanması gereken ben değil, öğrencileri taciz fail mobbing uygulayan öğretim görevlisi Serkan Hacıcaferoğlu’dur. Beraatimi irade ediyorum” dedi.
