Burdur’a getirilen afetzedeler depremde yaşadıklarını anlattı

“Asrın felaketi” olarak nitelenen Kahramanmaraş merkezli depremlerden çorlu kurtulan ve otama amacıyla yakınlarınca Burdur’a getirilen depremzedeler, akrabalarını kaybetmenin acısını yaşıyor.

Kahramanmaraş merkezli, 10 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki iki depremi Hatay ve Kahramanmaraş’ta kıpırdak, yıkılan ve kırıcı hasar alan evlerinden kişi imkanlarıyla çıkmayı başaran Kaçar ve İmren ailelerinden dertli olanlar, Burdur Büyüklük Hastanesi Ortopedi Servisi’nde otama ediliyor.

Hatay’ın Özgülük ilçesi Akbez Mahallesi Kermen Sokak’taki 3 bükülmüş sülale apartmanında şeb depreme yakalanan Kaçar ailesi, evleri yıkılınca gerileme altında kaldı.

Şiddetli yağmurun altında 4 saatlik uğraşın ardından enkazdan kendi imkanlarıyla çıkmayı başaran aileden 9 güç, meyhane arasında kalan ailenin yer büyük ferdi 68 yaşındaki Ağaç Kaçar’ı kurtarmaya çalıştı. Konusunda sütun düşen Kaçar, evlatlarının çabasıyla depremin 7. saatinde enkazdan yaralı çıkarıldı.

“Bütün can havline düştü”

Alçıya alınan kolu omzundan itibaren alıngan Ağaç Kaçar, AA muhabirine, depreme uykuda yakalandığını, çabucak konusunda briketlerin döküldüğünü söyledi.

Kızlarına o an “ölüyorum, beni kurtarın” dediğini anlatan Kaçar, Cenabıhak’a yalvardığını, kızının dahi o tam Kur’an-ı Kerim’den bildiği sureleri okumaya başladığını dile getirdi.

Kaçar, göçük altında haddinden fazla baskı dakikalar geçirdiğini belirterek, “Cenabıhak’ım milletimize sabırlar versin, çokça zordu. Oğlum, ‘Ana, temel korkma’ diye niteleyerek sürekli bağırdı. Sesleri duyuyordum fakat benim kalkacak halim yoktu. Bacağıma sakıt parçalar üstelik vardı. Haddinden Fazla korktum, o zaman korkudan çocuklarım da aklıma gelmiyordu. Dizge canının derdine düştü.” ifadelerini kullandı.

Çocuklarının kendisini çıkarmak için haddinden fazla çabaladığını nâkil Kaçar, evinin yıkıldığına çok üzüldüğünü dile getirerek “Anılarım, evim, hep komşularımın evleri de gitti. Hısım akrabalarım, dayımın çocukları, bacım, bacımın çocukları, ayvaz kardeşimin çocukları öldüler. Çokça kırıcı.” dedi.

“Çocuklarım ‘Baba beni kurtar’ diye bağırıyordu”

Annesini enkazdan çıkaran 48 yaşındaki Ahmet Kaçar birlikte depremin son saniyelerinde tavanın üzerlerine çöktüğünü söyledi.

Yıkılan dolabın altındaki dirim üçgeninde kalınca kurtulduklarını tabir eden Kaçar, “Balkona açılan pencereden çıkabildim. İlk ilk eşimi çıkardım, sonraları özge odadaki çocuklarıma koştum. Aşırı baran birlikte yağıyordu, üstümüzde başımızda aynı şey yok, sıcaklık göl ayağı kalmıştık. Çocuklarım ‘Baba beni kurtar’ diyerek bağırıyordu, annem öbür taraftan bağırıyordu. Haddinden Fazla gösterişli benzeri durumdu, bölüm aydınlanana kadar ailemi çıkarmaya çalıştım. Kız kardeşlerimi depremin 4-5. saatinde, annemi birlikte amiyane bir çatlak açarak kolonu krikoyla kaldırarak tahminî 6-7 saatte çıkarabildim. O panikle Burdur’daki yeğenim Murat’ı aradım, ‘Evimiz yıkıldı yetişmen lazım’ dedim.” diyerek konuştu.

“Teyzemin ve kuzenimin cenazesini enkazdan çıkardım”

Kaçar, Burdur’daki hastanede kendileriyle yakından ilgilenildiğine bel ederek şunları kaydetti:

“Şu anda aklımız fikrimiz hep orada. Bibi hareket psikolojisini atlatamadık. Uyuduğumuzda tavan üzerimize çökecek diye niteleyerek hissediyoruz. Kaybettiklerimiz ortada zinde olanlar var. Teyzemi, temel yarısı dediğim insanı kaybettim. Teyzemin ve kuzenimin cenazesini kişi ellerimle enkazdan çıkardım. Kızıyla beraberce kuşatılmış şekildeydi. Sevdiğin insanları enkazdan geberik çıkarmak haddinden fazla ciddi benzeri önsezi. Ümit ediyorsun ‘belki yaşıyordur’ diye. Acılar anlatılmaz benzeri hal alıyor.”

Kaçar, yardımların orada küsurat yakınlarına ulaştığının haberini aldıklarından periferi içinin benzeri nebze olsun abat olduğunu vurguladı.

“Yadırgatıcı halimiz tek geçmiyordu”

Kahramanmaraş’ın Türkoğlu ilçesi İstasyon Mahallesi Aydan Sokak’taki müstakil evinde depremden kaçarken sol kadem bileği kırılan 49 yaşındaki Yüksek İmren üstelik bileğinden operasyon olacağını anlattı.

Yara almadan kurtulan eşi Rahime ve oğluyla Burdur’daki yakınının yanına geldiğini tamlayan İmren, sarsıntı simultane sarsıntının şiddetiyle duvardan duvara çarptığını, ayağının o anda kırıldığını söyledi.

İlk depremde evlerinin yıkılmadığını, ikinci depremde okkalı hasar aldığını, akrabalarından 10 kişiyi dahi depremde kaybettiğini nâkil İmren, şunları tabir etti:

“Zelzele çabucak iri tevakki etmek ve panik yaşadık. O anki yaşadıklarımızı kelimelerle anlatmaya zorlanıyoruz. Ne yapacağımızı şaşırdık, arabamıza bindik, zelzele bitmeme ediyordu. Değme saat artçılar oluyordu, alışılmadık halimiz tek geçmiyordu. Temel, cet, çocuklarıyla yakın akrabalarımızı kaybettik. Cenabıhak yağmur eylesin hepsine.”

Share: