İmamoğlu, Zeydan Karalar ile Gelişigüzel Adana Akse Idare Masası’nda: “Bugüne Kadar Yaptığımız Kuma Çalışmaları Adana’ya Sevk Etmeyi, Adana’yla Ortak…

İstanbul Büyükşehir Belediye Reisi Ekrem İmamoğlu, Adana Büyükşehir Belediyesi Akse Dümen Masası’nın toplantısına katıldı. Adana Büyükşehir Belediye Reisi Zeydan Karalar ve Büyükşehir bürokratlarıyla bir araya gelen Ekrem İmamoğlu, İBB Facia Eş Güdüm Ekibi’nin Kahramanmaraş merkezli 6 Küçük Ay depremlerinde yürüttüğü faaliyetleri ve olası İstanbul depremi ile ait başlatılan çalışmaları anlattı. Depremle ait bilimsel mücadeleyi Adana ile alay malay yürüteceklerini tamlayan İmamoğlu, “Bugüne büyüklüğünde yaptığımız ortak çalışmaları Adana’evet atıf etmeyi, Adana’yla ortak masalar kurmayı, masalarımızı genişletmeyi diliyoruz” dedi.

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Kriz Dalavere Masası’nın toplantısındaki konuşmasına İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin depremden yer çok kötülük gören iller ortada saha düzlük Hatay’bile koca tıpkı örgütlenme gerçekleştirdiğini belirterek başladı.

Adana Büyükşehir Belediyesi’nin depremin süratle ardından derakap koordine olduğunu vurgulayan Başbuğ Zeydan Karalar, hem uray bünyesinde hem birlikte Vilayet bünyesinde oluşturulan kriz masalarında, halkın ihtiyaçlarına yönelik yapılması gerekenlerin belirlendiğini ve harekete geçildiğini söyledi.

Komutan Karalar, Adana’bile şu anne büyüklüğünde 461 fert kaybı yaşandığını aktararak, insanların psikolojik destek ihtiyaçlarından, günlük temel ihtiyaçlarına uzanan serbest bire bir yelpazede etkin Büyükşehir bürokratlarına ve personeline teşekkür etti.

“İSTANBUL’DA BAŞLATILAN ÇALIŞMALARDAN YAKALAMAK İSTİYORUZ”

Türkiye’nin bir nice durumunda olduğu üzere İstanbul’bile de aynı zelzele olma ihtimali bulunduğunun herkesçe bilindiğini kaydeden Başbuğ Zeydan Karalar, şöyle bitmeme etti:

“İstanbul Büyükşehir Belediye Reisi Ekrem İmamoğlu’nun belkili tıpkı depreme müteveccih yetişkin çalışmaları, hazırlığı var. Bilgelik Oturmuş oluşturdu ve güç şekilde çalışıyorlar. Adana’nın bile hareket bölgesinde düzlük alan aynı şehir olması dolayısıyla, Sayın Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul’dahi başlattığı çalışmalardan takip etmek istiyoruz. Bu konuda yaptıkları, yapacakları çalıştaylardan, bilimsel hazırlıklardan biz bile hissetmek ve Ekrem Başkanımızın vermeye amade olduğu destekten müstefit olmak istiyoruz. Önümüzdeki hafta üzere beni İstanbul’a çağırma etti ve marifet insanlarıyla gelişigüzel Adana’nın depremle ilgili durumunu masaya yatıracağız. Belli tıpkısı sonraki hafta Adana’da benzeri sarsıntı çalıştayı gerçekleştireceğiz. Hem mümkün depremde yaşanabilecek duygusal kayıplarını sunma örgen sıyırmak hem birlikte yer sarsıntısı olduğunda sunma aceleci şekilde müdahaleyi gerçekleştirebilmek üzere çalışıyoruz. Büyükşehir Belediyeleri adına elimizde kontrol-kurtarma çalışması yapabilecek kaç kol olduğunu vâkıf olmak amacıyla envanter çalışması yapacağız. Tıpkısı yerde yer sarsıntısı olduğunda, ihtiyaç olan bölgelere kaç ekibin, nerelerden gönderilebileceğini netlemek istiyoruz. Elbette İstanbul’un bu konudaki organizasyonu, çalışması ve örgütlenmesi haddinden fazla gitgide. Biz dahi İstanbul’un ilmî çalışmalarından müstefit olmak istiyoruz. Ekrem Başkanımıza sarsıntı olan bölgelerde gerçekleştirdikleri sakil çalışmalardan ve Adana hassasiyetinden dolayı da teşekkürname ediyorum.”

“DEPREMDE ÖNEMLİ GÖREV YAPAN ADANA HAVALİMANINI KAPATMAYIN”

Adana Havalimanı’nın depremde üstlendiği majör işleve dikkat calip Başkan Zeydan Karalar, “Adana depremin önceki gününden itibaren elhak geri hizmet görevi gördü. Depremden sonraları havalimanımıza kestirmece 500 uçak indi. Hepsinin transferini bizim arkadaşlarımız yaptı. Askerler, taharri istirdat ekipleri, uluslararası ekipler geldi. Ben bu vesileyle yetkililere sesleniyorum: şanlı bir nüfusa hizmet veren havalimanımızı kapatmayın” dedi.

“YENİ BİR BAŞLANGIÇ İNŞA EDEMEZSEK ÇOCUKLARIMIZ BİZİ KATIYEN AFFETMEZ”

İstanbul Büyükşehir Şehremini Ekrem İmamoğlu birlikte Adana’ya ve deprem bölgesinde yaşayanlara başsağlığı esbak olsun dileklerini ileterek başladığı konuşmasında önemli konulara değindi.

Başkan İmamoğlu, “Çok büyük teessürat yaşadık ve yaşıyoruz. sıkışık iri depremler meydana geldi. Doğanın gerçeği olan depremi yaşarken, bu kadar insanımızın canını kaybetmesi, evsiz kalması ve yanı sıra meydana mevrut ayrıksı olumsuzlukların sorumlusu bu ülkenin insanları olarak bizleriz. On Paralık tamamı çevirmeye, lafı dolaştırmaya lüzum namevcut. Olumsuzlukların kabahatinin depremde olduğu kabil ayrımsız düşünceyi bu millete yutturmaya çalışmamalıyız. Ne yazık kim şehirleşme konusunda incitici sınav veren benzeri ülkeyiz. Gerçeği konuşmazsak, şu ana kadar yaptığımız hataları sürdürürsek, gelecek tohum bizi asla affetmez. Teknolojinin ense seviyede gelişme gösterdiği, istihsal beceresinin daima yükseldiği ve dünyanın birbirini giderek görebildiği, paylaşım yapabildiği, Şili, Japonya ve başka bir nice noktadaki deneyimlerden alınan derslerin, önlemlerin arasında olduğu tıpkı zamanda, kullanılmamış bir başlangıcı düz yazı edemezsek, çocuklarımız, ati nesiller bizi katiyen affetmez” diye niteleyerek konuştu.

“AILE DEĞİL TABUT YAPMIŞIZ-GÜNÜMÜZDEKİ TEKNOLOJİYLE TILSIM ALMAMAK CİNAYET”

Depremde fesih olan binaları gördükten sonra keskin bire bir gerçekle karşılaştıklarını tamlayan Başkan İmamoğlu, şunları söyledi:

“Ne efsus kim yıkılan, uymazlık gören binaları gördük, ustalık namına inceleyenlerden bilgi aldık ve kendimize kari değil tabut yaptığımız gerçeğiyle karşılaştık. Haddinden Fazla kocaman ayrımsız eşikteyiz. Ego bu hatıra kırılma hatıra kendisine ifade ediyorum. Ilenme anını iyi değerlendirmeliyiz ve olağanüstü beceriyle, kararlılıkla, asla vazgeçmeyeceğimiz prensiplerle, hep şehirlerimiz için yıpranmamış bire bir yolculuğa başlamalıyız. Bu düz manipülasyon yapılabilecek, değiştirilebilecek, ertelenebilecek aynı kayran değildir. Bu büyüklüğünde somut ve yalın kat kurallarla hayatın garanti altına alınabileceği benzeri teknoloji varken, bunu yapmamak banko kıya işlemekle eşdeğerdedir. Belediyeleriyle, bakanlıklarıyla, yeryüzü üstteki yöneticilerle, bütün kademelerdeki çalışanlarıyla, konuya bu gözle bakmalıyız. Bunun makamı, kişisi bulunmayan…”

“YENİ ENVANTERE GÖRE İSTANBUL’DA YIKILMASI GEREKEN BİNA SAYISI 100 BİNE YAKIN”

Bina ihya modeli çalışmalarıyla ilişik üstelik hikmet veren Başbuğ Ekrem İmamoğlu, şöyle devam etti:

“Şu anda güçlendirmeyle ait benzeri modeli İstanbul’de okkalı şekilde konuşuyoruz. Hatay’dahi, Japon teknolojisiyle teşrikimesai yapılarak, karbon liflerinden oluşan sistemle gerçekleştirilen güçlendirmenin yapıldığı iki bozuk binanın ayakta kaldığını, ihya hizmeti almayan ayrımsız yapıdaki üçüncü binanın çöktüğünü gördük. İşte bu teknolojiyi gördüğümüzde kullanılmamış tıpkı sarrafiye yapmamız gerektiğini söylüyoruz. 2019’bile bunaltıcı benzeri hazırlıkla sarsıntı çalıştayı yaptık. Buna dair çıktılarımıza bakarak bir güzergah belirledik. İstanbul’u baştan analiz etme kararı aldık. Çarkıt verilere bakarak İstanbul’bile 40 binin az buçuk üzerinde ağır hasarlı evet bile yıkılabilecek çatı vardı. Biz İTÜ ile birlikte fiilen yıpranmamış tıpkı belirleme modeli hayata geçirdik ve elan ayrımlı ve somut tıpkı sayıya eriştik. Güç hasarlı ve yıkılabilecek bina sayısını 100 bine mail namına belirledik, güncelledik. Bunlar riziko içeren, yıkılması muhtemel ya dahi bati hasarlı binalar. Bunları tespit ettik. Icar yardımı konusunda, Bakanlıkla gelişigüzel İstanbulluyu beslemek istiyoruz. Depremle ilişkin örgütlenmenin yöntem üstü benzeri modele evrilmesi icap. Sayın Genel Başkanımızla bir araya geldik ve ona bile söyledim. İsmi Sarsıntı Konseyi peki, Zelzele Müesses olur ayırt etmez. Belde ve Şehircilik Bakanlığı’na bu konuyu ileteceğimi söyledim ve kendisi dahi haddinden fazla olumlu karşıladı. Dönüşümü hızlandırmalıyız. Bugünkü haliyle sürerse yüz yıl sürer. O zaman bile insanlarımız güvende olmaz. Kentsel dönüşüm tıpkısı rant ara bulucu haline gelmemeli. Bu konuda miftah ve kanı birliği sağlanmalı, politik ranta dönüştürülmemeli. Bu işin partisi de bulunmayan. Öyle aynı çatı kuralım kim; burada vekillik olsun, il olsun, Büyükşehir ve kaymakamlık belediyeleri olsun, yapı sektörü, yapım malzemeleri üreticileri olsun, sigortacılık sektörü, para sektörü olsun, vatandaş temsilcileri, doğruluk savunucuları dahi olsun. Hakeza bir ortamda karışık, rant amaçlı kentsel dönüşümleri insanlara yutturamazsınız. İstanbul ve Marmara üzere oluşturulması gereken yapıyı Bakanlığımızla paylaştık. Hangi efsus ki bu anlatımımız karşılık bulmadı. Yine bile bu yapıyı oluşturmaktaki ısrarımızda devam edeceğiz.”

“BU MEVKI DEPREM ÜLKESİ DEYİP DURDUK, DEPREMİ BİR ANDA UNUTTUK”

Mutluluk genelindeki duruma aksan özne Başkan İmamoğlu, “Tıpkısı riziko ölçeği Adana için bile analiz edilmeli. Bizim Bilgi Kurulumuzun tespitleri ve özge ölçekler Adana için de meri olmalı. Birkaç sene önce bu gelişim Maraş amacıyla birlikte muteber olmalıydı. Bu mevki yer sarsıntısı ülkesi deyip durduk, depremi bir anda unuttuk. Ben doğduğumdan beri inşaat sektörünün içindeyim. Şehirciliğin üstelik bu anlamda bol tıpkı analisti sayarım kendimi. Alelhusus özellikle siyasete dahil olunca ve uray başkanlığı döneminde… Bakir şehircilik anlayışıyla, dayanabilen, insanını mutlu fail, huzurlu kılan kentler oluşturmalıyız. A’dan Z’ye yıpranmamış benzeri şehir dili yapmak zorundayız. Adana ya üstelik İstanbul’la ilgilendiren bugün oluşturacağımız esas zeminin, kimi vakit 20-30-40 yıl sonra serencam vereceğini üstelik bilmeliyiz. Şehirlerle ilgili yapılar, tasarımlar biraz sene olamaz” dedi.

“ADANA LOJİSTİK MERKEZİ KONUMUNDA”

Adana’nın bölgede geri hizmet merkezi görevi gördüğüne üstelik değinen Başbuğ İmamoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Zeydan Başkanımızın de söylediği üzere 11 CHP’li Büyükşehir Belediyesi, depremde cansiperane herhangi bir şeyini ortaya koymuştur. Büyükşehir Belediyelerimiz Devletimizin yapılanması AFAD dahi dahil seçkin kapıya ‘Ben hangi yapabilirim’ diyerek gitmiştir. Demincek bölgede şehirlerle paylaşarak tıpkısı nazir yürütüyoruz. Adana’nın kişi gündemine rağmen o bölgelere şüphesiz üstünlük sağladığını biliyoruz. Önümüzdeki 3-4 yılın gündemi olacak ayrımsız bölgede Adana lojistik model olabilecek. Bunları dahi Zeydan Başkanımızla konuşuyoruz. Vekillik görüşmelerimizi, çalıştaylarımızı, heterojen sair uygulamalarla gelişigüzel, ivedi eylem planını, milletimizin gözünün uğrunda burulmak için gerçekleştirdiğimiz çalışmaları hareket sabahı başlattık. Güçlendirme, kentsel tahavvül, geliri bağan insanlarımıza sıfıra mümasil faizle güven ödeme, bakanlığın sunduğu icar yardımına arttırma adına kira yardımı modellerimiz hep hazırlanıyor. Aceleci testin hangi kadar bitmeme etmesi gerektiğine, ayakta duramayacak binalardaki insanlarımızın nasıl boşaltma ve iskan edileceğine dair planlarımız bütün var. Bunları bütün anlatacağız ve şantiye giysilerimizle sokak sokak gezeceğiz. İstanbul’dahi olabildiğince bu riski giderilmiş edeceğiz. Akıbet depremlerdeki birey kayıplarımızın bittabi maddesel anlamda karşılığı yok. Maddesel kayıplarımız ise 100 milyar dolara andıran.”

“İSTANBUL MESELESİ MİLLİ GÜVENLİK SORUNU”

Başbuğ İmamoğlu, konuşmasını şöyle sonlandırdı:

“İstanbul meselesi benzeri milli düzenlilik sorunudur. İstanbul’bile yaşanacak tıpkısı depremin manevi ve maddi anlamda yaratacağı iri sorunlar benzer. Tabiatıyla Adana da, Sakarya da, Bingöl birlikte, hep şehirlerimiz da bire bir değerde ve çokça oylumlu amma İstanbul’un apayrı benzeri boyutu var. Bu anlamda oldukça dallı güllü bir şehir yaratma konusunda geceyi gündüze katıp yol yürüyeceğiz. Umarım devletin seçme kurumuyla totaliter çalışabileceğimiz masa önerisini da kabul ettireceğimiz ayrımsız iktidarı ülkemiz yaşar.

Bunu yaşadığımızda akıldan, bilimden taviz vermeksizin yapıIacak müdahalelerle doğru tıpkı süreyi tabiat bize bahşederse, kentimizi bu anlamda haddinden fazla dirençli ayla getirebileceğimizi düşünüyorum. Bu bahsettiğim serencam paketin, kül detayların, geçmişten bugüne elde ettiğimiz bütün bilginin, bilcümle ilmî ve beceri içeriklerin, kadrolarıyla gelişigüzel İstanbul’un; Adana’nın seçkin bireyine, ilkin Adana Büyükşehir Belediye Başkanımız atılmak amacıyla, belediyemizin her yöneticisine boş olduğunu da bu masada car edelim. Çünkü tığ temas duygumuzu paylaşan uray başkanlarıyız. Zeydan Başkanın ve benim bu açıdan önde duran benzeri muamele boyutumuz var.  Dolayısıyla bu aşamadan sonradan bugüne kadar yaptığımız eş çalışmaları Adana’ya irsal etmeyi, Adana’yla ortak masalar kurmayı, masalarımızı genişletmeyi diliyoruz.  Sizden öğreneceklerimiz, duyacaklarımız olacaktır. Kuma masanın acul bir biçimde eş güdümlü olması amacıyla geçmiş adımları önümüzdeki hafta konkre kuzuluk getireceğiz. Elan evvel teknik ve taktik olarak konuştuğumuz meseleleri, nadir başkanımız Adana Halkı ile paylaşacaktır. Temas iki kent de birbirinin, milletinin, devletin yanındadır. Gine başımız esen olsun. Umarım depremin takkadak natür hareketi olduğu günleri milletimize yaşatırız. Şili muhteşem aynı süreç yaşadı bu konuda. Japonya ve eksantrik ülkelerden örnekler dinledim ama Şili 8,8 büyüklüğüyle 2010 birlikte 3 buçuk dakika sallandı ve 420 civarında herif tsunamiden öldu. Çatı yıkılmasından kimesne ölmedi. Turistlere dağıttıkları kitapçıkta ‘Burası tıpkı deprem ülkesidir, anbean depremi yaşayabilirsiniz, dışarıya çıkmayın çünkü binalarımız depreme dayanıklıdır’ yazıyor.  Güney Amerika’nın yer faziletli binalarını inşa ederek ustalık ve bilimle bu işi pekâlâ çözdüklerini gösteriyorlar. Umarım sunma mümasil zamanda tığ bile ülkemizi ülfet edenlere bu kitapçığı bastırıp dağıtabiliriz.”

Share: