Kamyona yükledikleri kovanlarıyla her sene tafsilatlı yolculuklara çıkan Muğlalı arıcı çift, Anadolu’nun varlıklı nebat örtüsünden en kaliteli balı elde edebilmek amacıyla mevsim süresince ağır faaliyet harcadı.
Arıcılık özne ailede büyüyen Berrak Aslanpay (54) ve evlendikten sonradan arıcılıkla tanışan eşi Zennur Aslanpay (48), 200 kovanı kamyonlarına yükleyerek memleketleri Muğla’nın Ortaca ilçesinden april ayında bal yolculuğuna çıktı.
Aslanpay çiftinin geçmiş durağı, Denizli’nin Acıpayam ilçesi oldu. Dağlık araziye geçici konaklama yapabilecekleri mobil baraka kuran koşa, 1,5 ay kaldıktan sonra kestirmece 700 kilometrelik yolculukla Kayseri’ye geçti.
Burada üstelik kekik ve geven bitkisinden bal sağımı yapan çift, 2,5 kamer sonraları çam balı için Aydın’ın Kuşadası ilçesine debi etti.
Yerleşim yeri olmaması dolayısıyla nakil su ve şarj edilen kandil kaynaklarıyla ihtiyaçlarını karşılayan koşa, burada birlikte 3 kamer bal sağımıyla toplam 7 aylık yolculuğu tamamlayarak Ortaca’daki evlerine döndü.
Aydın Aslanpay, AA muhabirine, aile yerine bu yolculuğu seçkin yıl yaptıklarını, biri evlenen diğeri da üniversitede okuyan çocuklarının bile mukaddema kendilerine gâh etaplarda haremlik ettiğini söyledi.
Bal sağmanın kendileri için bire bir yaşam biçimi olduğunu ve buna alıştıklarını belirten Aslanpay, bu sene yaklaşık 2 bin kilometre yol katettiklerini anlatım etti.
“Bu hareket amor işi”
Arıcılıkta dinlenmenin olmadığını, şita döneminde arıların bakımını, beslemesini ve baharat amacıyla tedbir yapacaklarını anlatan Aslanpay, bu işin iri himmet ve fedakarlık gerektirdiğini dile getirdi.
En mebzul balı bağışlamak üzere yılın koskocaman bölümünde yakınlarından, arkadaşlarından ayrı avlu sürdürdüklerini anlatım eden Aslanpay, “Bu hisse senedi aşk işi. Sevmeyen arıcılık yapamaz.” dedi.
Kayseri’üstelik kekik ve geven bitkisinden bal sağımı yaptıklarını, çam balında ise istedikleri verimi bulamadıklarını anlatan Aslanpay, “Kayseri’bile sağdığımız bal da masrafımızı karşıladı. Koşullar ağırlaştı. Nakliyeler basit masraflı. Hemen gelip gitmeme tahminî 60 bin teklik harcamışımdır. Haris kalınca arılarımızı mecburen besliyoruz. Çamda da bal bulunmayan, arılarımız cebimize bakıyor. Arılarımızı beslemezsek baharı göremeyiz.” ifadelerini kullandı.
Özellikle Kuşadası’nda çok beş altı verim alındığını belirten Aslanpay, “Arıcılık gitgide bitiyor desek dahi yeridir. Doğal şartlar, global istinas, yangınlar… Eskiden uygun bal aldığımızı bilirdim, demincek 10 kovandan bire bir teneke bal alıyorum.” diye niteleyerek konuştu.
“Burada dirim tahakküm, ilkel”
Aslanpay, kendisinin kamu yıl uğraşarak sağdığı balı kilogramı sayı farkı 150 liradan sattığını ancak piyasada çokça haşat ballar satıldığını gördüğünü, vatandaşların şurup munzam ballara aldanmaması gerektiğini sözlerine ekledi.
Zennur Aslanpay ise yaptıkları işin zorluğuna değinerek, “Tıpkısı ayn çekmece… Mutfağımızı antrepo yaptık bu misil. Arıcılıkla geçiniyoruz. 3 yıldır birlikte ızdırap gidiyor, ferah aynı mahsul alamıyoruz. Arıyı geliştiriyoruz, mahvoluyoruz. Bal olmayınca can dahi gidiyor. Burada hayat zor, ilkel.” açıklamasında bulundu.
